• ÜYE GİRİŞİ
Home / 2011

Arşiv for 2011

e(Z)el

I. Bölüm   1 Çok yıllar sonra   Kadın; Ufak tefek narin bir yapısı vardı. Kestane koyusu renkli, ipeksi uzun düz saçları arkaya doğru taranmıştı. Sahildeki banklardan birinde oturmuş, elleri dizlerinin üzerindeydi..Açık haki biraz buruşuk pardesüsüne sıkıca sarılmıştı , Üşüyor gibiydi..Yüzünde garip bir yorgunluk, Yoğun hüzün,  kim bilir belki de buralarda yaşanmışlıkların ıslak derin izleri…

Roza

  Bahçesi mor sümbüller kaynamış Derme çatma taştan evinin yıldızı Roza Duvarda açılmış bir çift pencere gözde Kenarları kıvrılmış harap Fi tarihinden kalma hayli kalın bir defter İçinde Roza’nın aşkı saklı   Roza Zamana geç kalmış göçmen kuş Gözleri denizi andırır Alabildiğince sıcak ve yapayalnız   Gel diyen gönlüne güller dökeyim Roza Takatim yok halden…

Fotoğraf

  Sakin bir sabaha uyandı kasaba Kambur Ali’nin boyacı sandığında Siyah beyaz bir fotoğraf Gelinlik çağında iki kız Saçları bellerine kadar uzamış   Bu serseri sokakların sert taşları arasında Hüküm süren aşklarda olsaydım keşke Gök gürlese Tufan olsaydı hatta Sessizlik sussa Aşkın koynuna giriverseydim keşke   Siyah beyaz bir fotoğraf Kamburun boyacı sandığında Taşıyordu iki…

Düşüncelerim mühürlü

  Düşüncelerim mühürlü  kör kuyularda Mavileri yara yara İçli düşlerimin sıcak kıvrımlarında dolaştım Sahil boyunca   Kaybolmuşsun yoksun yine bak Gökkuşağının karmaşık renkleri arasında Gözlerin denize düşmüş Dipsiz maviliklerde Gözlerin       Yalnız ağaç/2016    

Kadınım..

  Mıgırdıç’ın eskiden kalma köhne kahvesinin Yerden bitme kürsülerinden birinde Efkarımla oturmuş seni düşlüyordum Bu sabah gördüğüm bütün kadınlar güzeldi Allı, morlu, fosforlu   Mıgırdıç’ın katran karası demliğinden Hayvan gibi kocaman bir bardağa dökülmüş Hayli lezzetli çayımdan bir yudum alırken İçmemekte direndiğim sigaranın beynimi yaran kokusu, Dumanının peşinden ağır ağır burnumun direğini kırıyordu Olsundu Bu…

Yüreğini koy yarınlara

  Bugünlerde aklıma senden başka hiçbir şey gelmiyor Biliyorum karşı konulmaz özlemin Her gün daha fazla kanatacak içimi Biliyorum avuçlarımda eriyecek saçlarının baharı,   Azap çemberine dönmüş gecelerde Her bir tıkırdı senin geldiğini müjdeliyor bana Ayın türlü hallerini seyredip Usulca dalıyorum özlemine   Ey gönlüm yüreğini koy yarınlara Gözyaşlarını saklamaya mihnet etme Adı umuttur kalbin…

Yokluğunda ben..

  Ben geldiğimde sen yoktun, Sen geldiğinde ise ben Sürgülü kapılar ardına saklanmıştı aşk Kırsam  kapıyı uyanmayacak gibi   Sonbahar yaprakları sararmış Kurumuş hatta Yorgan olmuş kaplamış üstümüzü Umutsuzluğu unut Korumak istemiştir zahir aşkımızı       Aslında geç kalmadık/2011    

Kahverengidir gözleri sevdiğimin

  Bütün yazdıklarımız Ve söylediklerimiz ezberimde Vakitli vakitsiz esiverir hülyalar Keskin bıçak elindedir gamsızın Beni bugünlerde umutsuz kılan Sensizliğim aslında   Çöküverdi sonbahar hüznü ansızın Asırlardan bu yana yalnızım sanki Bir tek sen vardın benim dediğim, Elimde  hatıralarım Kahverengiydi gözleri sevdiğimin, Kahverengi       Aslında geç kalmadık/2011